REKABET KURULU’NUN SORUŞTURMASINDA YENİ AYRINTILAR ORTAYA ÇIKTI

Rekabet Kurulu’nun dizi ve sinema sektöründeki tekelleşme ve rekabet ihlali iddialarına yönelik yürüttüğü incelemelerde yeni bilgilere ulaşıldı. 21 şirkete yönelik yapılan araştırmalar kapsamında bazı menajerlik şirketlerinin komisyon oranlarını artırmaya yönelik stratejiler belirlediği iddia edildi.

Kurul’un raporunda, menajerlerin kendi aralarında oluşturdukları dijital iletişim gruplarında yapımcılara yönelik sert ifadeler kullandıkları, belirlenen komisyon oranlarının altına düşmemek için ortak hareket ettiklerine dair mesajların yer aldığı öne sürüldü. Bazı menajerlerin, belirlenen komisyon oranlarına uyulmaması durumunda oyuncu transferleri konusunda yaptırımlar uygulayabileceklerine yönelik değerlendirmeler yaptığı iddia ediliyor.

MENAJERLER ARASINDA YAPILAN YAZIŞMALAR GÜNDEMDE

Rapora göre, sektörde faaliyet gösteren menajerlerin, yapımcı ve kast ajanslarına yönelik olarak belirledikleri komisyon oranlarını kabul etmeleri konusunda çeşitli görüşmeler yaptığı belirtiliyor. Bazı menajerlerin, bu tür uygulamaların Rekabet Kanunu’na aykırılık teşkil edebileceğine yönelik endişelerini dile getirdiği de raporda yer aldı.

Özellikle belirli komisyon oranlarının altına düşülmemesi yönünde ortak bir karar alınması ve bu kararın uygulanmasına yönelik yapılan yazışmaların incelendiği belirtiliyor. Yapımcıların alternatif yollar arayabileceğine yönelik yorumlar da dikkate alınırken, sürecin hukuki açıdan değerlendirilmekte olduğu vurgulandı.

WHATSAPP MESAJLARINDA YER ALAN İFADELER

Yapılan incelemelerde, sektörde önde gelen menajerlerin kendi aralarında oluşturdukları “Ajans Komisyonu Meselesi Düzenleme” isimli WhatsApp grubunda geçen konuşmalar da gündeme geldi.

Ayşe Barım: “Merhaba arkadaşlarım, uzun süredir ajans komisyonları ile ilgili ciddi sorunlar yaşıyoruz, herhalde siz de yaşıyorsunuzdur. Bilhassa Medyapım ve Ayyapım, çok istedikleri oyuncularda zorlasak da genel olarak bizim komisyonumuz sorgulanıyor devamlı. Bunun için isterseniz buluşsak mı? Yapımcılar Birliği’ne bir toplantı ile devalüasyon, artan maliyetler, maaşların en az iki katına çıkması gibi gerçekten zorlandığımızı anlatsak mı?”

Bu mesajın ardından menajerler arasında konuya dair detaylı bir tartışma yaşandı. Daha sonra “Dizi Çalışma Grubu” adıyla yeni bir WhatsApp grubu oluşturuldu.

Bir menajer: “Kimimiz meseleyi biliyor ama toplantıyı bilmiyoruz. Kimimiz hiçbir şey bilmiyoruz sanırım. Yapımcılar yüzde 10 komisyon vermekte kararlı olduklarını söylüyorlar.”

Başka bir menajerin attığı mesaj ise dikkat çekti: “İsyan ateşi yandı.”

Gülden Avşaroğlu: “60 şirketiz arkadaşlar. Gücünüzün farkına varın. Mayadrom’dan mı yapacak kastını? Maximum 48 saatte çözülür. Zaten oyuncu da bu eksilen yüzde 10’un bir süre sonra kendisine döneceğini fark edecek matematiği varsa.”

Kahraman Özden: “Hatta kendi ayaklarına bir nevi sıktılar. Gülden’in dediği gibi 60 şirket bir araya geldi ve böyle bir güç karşısında direnemezler. Aynı şekilde hepimiz ortak kararla hareket ettiğimiz için oyuncularımızın da bizimle aynı tarafta olacağı konusunda şüphem yok.”

Gülden Avşaroğlu: “Bu şirketlerin dışından dizi kastı oluşturabiliyorsa buyursun çeksin izleriz.”

Ömer Duran: “Bunun rekabet kanunu açısından sakıncası olabilir.”

Gülden Avşaroğlu: “Ama biz böyle çalışıyoruz diyorum. Kendi şirket prensibimi belirtiyorum. Ben şirket olarak kendimden bahsediyorum. Sadece erkek oyuncularla çalışıyorum demekle aynı bence.”

Rabia Sultan Düzenli: “Yapımcılar bizden bu kararı alan ajansların listesini istediler sanırım. Çarşamba net liste verebiliriz. E normal kimden oyuncu alabilecek onu soruyorlar. Kim zinciri kırıyor diye.”

Neslihan Uzer: “Ver gitsin, şimdiden 40 kişi devamı geliyor. 10 tane ajansla 2 dizi kastı yaparlar. Sonra ne olacak acaba?”

Tuncay Altunoğlu: “Pilavdan dönenin kaşığı kırılsın.”

SORUŞTURMA SÜRECİ DEVAM EDİYOR

Rekabet Kurulu’nun yürüttüğü incelemeler sürerken, konuyla ilgili soruşturmanın kapsamı genişletiliyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın da sektörde yaşanan gelişmeleri yakından takip ettiği ve gerekli görülen durumlarda hukuki süreçlerin başlatılabileceği belirtiliyor.

Bu gelişmeler ışığında, sektördeki tarafların adil rekabet ortamının korunmasına yönelik beklentileri devam ederken, sürecin nasıl şekilleneceği kamuoyu tarafından yakından takip ediliyor.